-
Son Eklenenler
- Hakan İşcen’le Söyleşi – Kadir Aydemir
- Nalân Tuntaş’la Söyleşi – Kadir Aydemir
- Sönük Araba – Mehmet Ali Çelikel
- “Yitirilmiş Şeyler Arasında” Üzerine – Ahmet Günbaş
- Zeytin – Algernon Blackwood – Çeviren: Mehmet Ali Çelikel
- Metin Cengiz’le Söyleşi – Kadir Aydemir
- Ben Ağacı – Merve Fidangül
- Faruk Duman’la Söyleşi – Kadir Aydemir
- Victor Rodriguez Nunez’le 7 Soru 7 Şiir – Söyleşi: Gökçenur Ç.
- Onur Behramoğlu ile Söyleşi – Kadir Aydemir
- Ağaç Okuyan – Gabriel OrGrease – Çeviren: Güneş Soybilgen
- Belki de Öyle – Oğuzhan Akay
- Bergin Azer’le Söyleşi – Kadir Aydemir
- Vera’nın Peçorin’e Mektubu – Mihail Yuryeviç Lermontov – Çeviren: Merve Ay Karakuş
- Boris Vian’dan Mektup – Aslı Erten Çokça
-
-
Arşiv
-
-
En Çok Okunanlar
- Hakan İşcen’le Söyleşi – Kadir Aydemir (2.737)
- Nalân Tuntaş’la Söyleşi – Kadir Aydemir (2.376)
- Sönük Araba – Mehmet Ali Çelikel (2.375)
- Zeytin – Algernon Blackwood – Çeviren: Mehmet Ali Çelikel (1.777)
- “Yitirilmiş Şeyler Arasında” Üzerine – Ahmet Günbaş (1.730)
- Metin Cengiz’le Söyleşi – Kadir Aydemir (1.606)
- Kibele’nin Gözyaşları – Güneş Soybilgen (1.563)
- Şafağın Değirmeni – Güneş Soybilgen (1.464)
- Sendelemek – Kadir Aydemir (1.407)
- Temaşa – Şebnem Kutluca (1.370)
- Onur Behramoğlu ile Söyleşi – Kadir Aydemir (1.353)
- Ben Ağacı – Merve Fidangül (1.346)
- Faruk Duman’la Söyleşi – Kadir Aydemir (1.314)
- Victor Rodriguez Nunez’le 7 Soru 7 Şiir – Söyleşi: Gökçenur Ç. (1.289)
- Ağaç Okuyan – Gabriel OrGrease – Çeviren: Güneş Soybilgen (1.014)
Alice Walker ali elmacı bergin azer didem çelenk Gabriel OrGrease Gökçenur Ç güneş soybilgen güven pamukçu haiku haiku nedir haiku sanatı haiku tarihi haiku örnekleri haiku şiir sanatı Hatice Kurun ibrahim berksoy japon edebiyatı japon şiiri kadir aydemir kısa öykü Mehmet Ali Çelikel mine ölce modern türk şiirinde haiku oğuzhan akay sabi seyhan erözçelik songül özgün türk haiku şairleri türkçe haikular türk şiirinde haiku
-
Kategori arşivi: Öykü
Foto – Açelya Duran
Göremedim ama –daha önce buraya gelmiştim biliyorum– şu meydanın arkasında bir yerde deniz var. Yosunlu su kokusu, midye kokusu aklımda. Hava yine olağan dışı. Renkler puslu, bulutlu ve soğuk ama esinti, tenime sıcak sıcak üflüyor. Olmayan güneşte ısınıyor kemiklerim. Beynim … Okumaya devam et
Bir Öbek Menekşe – Tülay Güzeler
Televizyonu da kurulmuş, kilimleri de serilmiş evine, ağır ağır tırmandığı ilk akşam. Bir, adım sesleri yoruyor onu, bir de her basamakta iyice ağırlaşan bacakları. Anahtarı çantasında ararken de acemi, kapıdaki kilidi döndürürken de. Ne koridorun ucundaki iri yapraklı bitkiler ne … Okumaya devam et
Okaliptüs – Didem Çelenk
1938 yılı Ağustos ayında Akçapınar Köyü, daha evvel görülmemiş bir belayla boğuşuyordu. Körfez, bataklığın pençesinde can çekişiyordu adeta. Yöre halkı için yabancı bu garabetle uğraşması hiç kolay değildi. Sivrisinekler cirit atıyor, hastalık yayıyor ve çoluk çocuk sıtmadan kırılıyordu. Uzun istişareler … Okumaya devam et
Mezarlık Otel – Aslıhan Gökbulut
Doktorun bekleme odasında oturmuş sıranın bana gelmesini bekliyordum. Gergin ve sıkıntılıydım. İçeri girecektim, tahlil sonuçlarına bakacaklardı ve bana yine hastalığıma neyin neden olduğunu bilmediklerini söyleyeceklerdi. Bu nedeni belli olmayan hastalıkların genel nedeni ise hep gerginlik ve stresti. Bunu duyunca yine … Okumaya devam et
Ben Refik miyim – Cüneyt Uzunlar
yirmi birinci yüzyıl’ın ilk yılları. her tarihi yarımada ziyaretinde aynı hadiseyi, gözlerden uzak kuytu bir köşede dövdüğü akranından herkesin ortasında nasıl dayak yediğini hatırlıyordu refik… dalgın bakışlarını kaldırıp kocaman, upuzun çınarların tepesine dikti. balıkçılların orda ne işi vardı… bir apartmanın … Okumaya devam et
Mesafe – Sedef Özkan
“Bu mesafe iyi oldu,” diye düşündü. Geçen yıl bu zamanlar, eli ayağı birbirine dolaşıyordu; aşk kapısını çalmıştı, bundan hoşnuttu da. “Belli bir mesafede durursak daha az zarar görürüz,” diye laf atıyordu kapıya dikilmiş geçmişi. Aşkı hem hissedip hem de engellemeye … Okumaya devam et
Sendelemek – Kadir Aydemir
Kahvemi aldım, kasadan uzaklaşırken içeriyi taradı gözlerim, boş bir masa ve oturacak bir yer aradım, yoktu, herkesin önünde soğumuş veya birazı içilmiş bir kahve bardağı duruyordu, ekranlar açıktı, herkes ekrana bakıyordu, kimse kimseyle konuşmuyordu, beni fark eden de yoktu, kahve … Okumaya devam et